Yeniden dövüşebilmek için kaçıyorduk
Devrimden söz edince ne gelir insanın aklına? Belki kayıplar, belki yenilgi ya da korku ama en çok da umut, daha güzel bir dünya hayali ve direniş. Ahmet Ümit’in her yaştan, her duygudan örülmüş devrimcileri, bir yandan kendi hikâyeleriyle hesaplaşırken bir yandan da Türkiye’nin yakın tarihine kendi ışığını tutuyor.
Bizim yüreklerimizde sınır yoktu
Polisiye romanların usta yazarı Ahmet Ümit, bu kez öykünün yoğun, çarpıcı ve keskin dilini kullanarak bazen şiirsel, bazen sorgulayıcı, bazen de yürek burkan “devrim” hikâyeleriyle okurun karşısına çıkıyor. Çıplak Ayaklıydı Gece’de bir araya gelen dokuz öykü, herkesi hem kişisel hem de ortak geçmişiyle yüzleşmeye çağırıyor.
Gözbebeklerinin büyüdüğünü fark ettim. Onun gözbebeklerinin içinde, masmavi bir gökyüzünün altında, şekerkamışı ve palmiyelerle kaplı bir dağın yamacında Che’yi gördüm. Arkadaşları çevresini sarmıştı, tüfeği dizlerinin üzerindeydi. Saçları yine gürdü, sakalları seyrekti ve yine çok yakışıklıydı.