Delâilü’l Hayrât Salavât-ı Şerifeler Ortaboy Açıklamalı Türkçe Okunuşlu Meailli

 12,90

Kategoriler:

Ağırlık 0, 32 kg
Barkod 9786056230165
Dil Türkçe
Tür Kitap
Yayınevi Haktan Yayın – Dağıtım

Allah Resulü (s.a.v.) buyuruyor: “Dua ile sema arasında bir engel vardır. Üzerime salavat getirilince engel açılır. dua yerine ulaşır.”
Süleyman el-Cezûlî hazretlerinin, kitabın içerisinde anlatılan kerametten yola çıkarak, büyük çabayla derlediği bu eser, yayınevimizce büyük bir titizlikle yeniden hazırlandı, tercüme edildi. Mâneviyat büyüklerinin usulünce salâvat-ı şerifelerin nasıl, ne şekilde ve ne zaman okunacağı da belirtildi.

Eserin yazılış sebebiyle ilgili olarak hârikulâde iki olay zikredilmektedir. Bunlardan ilki şudur:
İmam Cezûlî, bir gün kuyu başına abdest almak için gittiğinde, kuyuda suyu çıkarmak için kova olmadığını görür. Ne yapacağını bilemez bir durumdayken, orada bulunan küçük bir kız, şeyhe sıkıntısının sebebini sorar. Şeyh de kova bulamadığını dolayısıyla da istediği suyu çekemediğini anlatır. Bunun üzerine küçük kız: “Efendim, herkes sizin kerâmetlerinizden ve nâil olduğunuz hayırlardan bahsediyor, siz ise bir kuyudan su bile çıkaramıyorsunuz!” diyerek kuyunun başına gelip kuvvetli bir şekilde içine doğru üfler. Bunun üzerine Allah’ın izniyle kuyunun suyu taşar ve İmam Cezûlî bu sudan abdest alır. Abdestten sonra İmam’ın: “Kızım, bu kerâmete nasıl nâil oldun?” diye sorması üzerine o bahtiyar kız, bu şerefe, “Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem)’e bağlanıp O’na çok salavât getirmekle” nâil olduğunu söyler.

İkinci hâdise de birincisiyle bağlantılı gibidir:
Nakledilir ki bu (yukarıdaki) olaydan çok etkilenen İmam Cezûlî, “Acaba benim salavât-ı şerîfeye bağlılığım az mıdır?” diye endişe edip, o gece uykusu kaçmış bir vaziyette düşünüp yatarken, ayın bedir olduğu bir gecede, gece yarısından sonra karısının, yatağından kalkıp, güzel elbiselerini giyip başını örttükten sonra evden çıktığını görür. Bu vakitte nereye gider diye öfkelenerek dışarı çıktığında, hanımının önünde ve arkasında birer arslan olduğu halde deniz kenarına gittiğini görür. Merakla onu takip eder. Hanımı sahile geldiğinde aslanlar burada kalır. Kadın denizin üzerinde yürüyerek denizin ortasındaki ıssız adaya gelir. Burada abdest alıp teheccüd namazını kıldıktan sonra dua ve niyazda bulunur. Denizin üzerinden, geldiği yoldan tekrar sahile döner ve önceki gibi aslanlarla beraber yürüyerek evine gelir. Onları uzaktan izleyen İmam Cezûlî, onlardan önce eve gelip yatar.