“İnsanın ait olmak istediği yer kafasındaki dünya ve hayalleridir. Ait olduğun dünyaya eğer ulaşırsan onu kaybetmemek için gösterdiğin çaba, senin geleceğin olacak.”
Dostluk ile düşmanlık arasında çok ince bir çizgi vardır ve Koza, Sokak Nöbetçileri’yle arasındaki bu ince çizgiyi aşmaya başlamıştır. Seçmek istediği yol her ne kadar düşmanlık olsa da aile bağı, kardeşlik, sevgi ve merhamet daha ağır basmaktadır. Geçmişin gizemi açığa çıktıkça ve Sokak Nöbetçileri gerçek düşmanlarla yüz yüze geldikçe aralarındaki o bağ gitgide kuvvetlenir.
Aralarındaki sırlar onların daha sıkı kenetlenmesini sağlayacak ya da yollarının tamamen ayrılmasına neden olacaktır. Altı kişiyi ayakta tutan ise aralarına ajan olarak gönderilen fakat sonra Sokak Nöbetçileri’nin kalbi olan Helin’dir.
Biz yedi kişi aslında çocuktuk. Ve biz yedi kişi aslında yetişkindik.
Bizi çocuksu duygularımız yönlendiriyordu. En büyük kırgınlıklar, çocukluktan geliyordu.
Çocuktum ve buradaydım. Büyümüştüm ve hâlâ buradaydım. Çocuklardı ve buradalardı. Büyümüşlerdi ve hâlâ buradalardı.
Belki de bu hislerimin hepsi son bulacaktı, belki de bu düşündüklerimde haksızdım, belki de hiç büyümemişlerdi ve büyümemiştim ama önemli olan şu andı. Biz savaşmaya devam edecektik.